Beklenen an geldi. Herşey bitmiş gibi davranılmaya başlandı, hep mutluymuşuz gibi yapıldı. Onu gördüğün de daha neşeliymiş gibi sahte kahkalar atıldı.
Ve soysuz insanoğlunun, soysuz insanları olduk biz seninle. İnanır mısın ? Kalemim seni yazmaktan hiç usanmıyor. İnkar edilemez bütün eserlerimin başyapıtı olman.
Sonra cevabını veremediğim sorularım oldu kendime.
Hangi şarkı bu acıyı hafifletir, hangi yağmur bu acıyı söndürür ki.
Başarısız olmuştu insanoğlu. Kendini kandırmıştı sadece. Hoşuna mı gidiyor ? Orası da meçhul. İnanmadığım şeylere inanmaya başlıyorum bazen.
Kadere mesela. Böyle olması gerekiyormuş, alınyazımız böyle yazılmış diyorum. Evet sadece kendimi kandırıyorum, bundan kimene.
Biliyor musun ?
Sen bana yeniden gelsen, yeniden başlasak, yeniden doğsak, hatta ve hatta yeniden sevsek.
Şaka yapmıyorum gerçekten.
Sen bana yeniden dönsen;
Öyle sıradan bir dönüş olmaz.
Güneş buz tutar, okullar kapanır, yelkovan geriye gider, Türkiye AB’ girer, insanlar aç kalmaz, Afrika Amerika’yı bombalar, çaylar demsiz, biralar köpüksüz, deniz kumsalsız, yemekler tuzsuz, insanlar ölümsüz, kalem mürekkepsiz olur.
Sen bana yeniden dönersen, dünya tersine döner.
Ne gerek var şimdi iyi değilmiyiz böyle güzelim.