bir zevk uğruna geldiğim bu gezegende
böyle kirli bir ırmağın üzerinde süzülüyorum
bakıyorum gökyüzüne
o bile masum değil artık
karşıda köprüden izliyor artık insan diyemediğim canavarlar
kimisi sinirli, kimisi telaşlı,kimisi alaycı,kimisi ne sikime dercesine işte…
bense tiksiniyorum hepsinden
artık kendimden de
herkesin kendine göre bir gerçeği var
ama şu gezegende gerçek olan tek bir gerçek var ki
ÖLÜM.
peki neyin hırsı,rekabeti bu… sahte aşklar,çocuk yapmak için olmuş mutsuz evlilikler
ve mutsuz bir gençlik.
bir avuç toprak uğruna öldürülen çocuklar,bozulan düzenler ve böyle bi düzenin
üzerine kurulmuş bir DÜNYA.
JÜPİTER DE olabilir.
Çalışıp didinip durun
Çünkü huzur mutluluk yok artık hiçbir taşın altında…
mutluluk anlayışınız para meslek başarı kariyerse,
maalasef,sende mutlu değilsin..
günlerin artık aynıysa yaşlanmıssın derdi birileri…
onun kadar yaşamadım ama
yaşam belirtisiolan nefes alışımı yaparken,
havadan bir kan kokusunu içime çekiyorum.
kim bilir belki akciğer kanserinden ölürüm…
daha çok şey var anlatılacak ama bu gezegen ancak yaşanır…
ve ben yoruldum
kirli bir ırmak suyunda ölmek kuru bir kan kokusundan boğulupta ölmekten yeğdir…
son kez baktım onlara ve son gülen ben oldum
ve son kez baktım damından kan damlayan gökyüzüne…
kirli suya bıraktım ağırlaşan vücudumu…