GEZEGENLERİN BULUŞMASI
Evren, dediğimiz şey bizim gördüğümüz güneş, ay, yıldızlar bulutlardan ibaret değil bizim bu gördüklerimizin ötesinde uzay. dediğimiz kavram da var. bizlerden başka canlılar var mı? Başka bilmediğimiz bambaşka gezegen var mı? Sorular çok; fakat cevaplar bir nete kavuşturulamıyor, gelelim gözlemlediğimiz gezegenlere; güneş hepimizin bildiği gibi ısıtıcı bir etkisi var. Ay, soğuk ve karanlık yüze sahip; yıldızlar, geceyi aydınlatan, görsel olarak süper bir görüntüye sahipler. diğer gezegenleri göremiyoruz; fakat biliyoruz coğrafya dersinden hepinizin bildiği gibi. Jüpiter, mars, Venüs, Satürn, vb. bir de hepimizin doğduğu bir ay, gün, var,astroloji dalı, bunu konu ediniyor. dört element var hava,su,ateş,toprak grubu burçlar var. hava grubu, temiz havayı, doğayı çok sever, havasız yaşayamazlar. ateş grubu, ateş olmadan yaşayamazlar, ateş yakmadan duramazlar. su grubu, susuz yaşam düşünemezler, suyun olmadığı yer onlar için cehennemden ibaret. toprak grubu, toprakla, bahçeyle uğraşmayı severler. aşağı yukarı herkes taşıdığı burcun ve elementinin özelliklerini taşır. güneşin çocukları sıcak, eğlenceli, hareketli ,çalışkan insanlardır. ayın çocukları, soğuk, ayın değişken, zaman zaman karanlık yüzünün etkisi onlara yansır; bir saniyeleri bir saniyelerine uymaz. kendileri de iki arada bir derede kalırlar. değişken ruh hallerine sahiptirler, ‘’hissediyorum’’ kelimesi onların anahtarıdır. çok merhametli olmaları, zaman zaman haksızlıklarla karşılaşmalarına sebep olur. inatçı yönlerini törpüleyemezler adeta, sıcak ve soğuyun savaşını izlersiniz çoğu zaman, bunun kanıtı işte karşınızda, buyurun dinleyin! ay: benim olmadığım dünya mümkün mü? Gecenizi aydınlatırım, ben üşütürüm, bazen karanlık yüzümü göstermezsem, gerçekler açığa çıkamaz.
Güneş:bak! şu ayın yaptığına asıl ben olmasam insanlar donacak! hem kendilerini ısıtan, hem içlerine sıcaklık veren, gökyüzüne ışık saçan ben, sen nesin ki?
Ay: hop! hop! dur! bakalım şimdi, insanları bayıyorsun insanlar senden kaçıyorlar, yazın ne haber?
Güneş:kaçıyorlarsa kaçıyorlar yazları görevimi yerine getiriyorum. millet denize giriyor; su buz gibi olsa girebilirler miydi?
Ay:aman! sende denize giriyorlarmış! geceleri gökyüzüne bakıp, loş ışıklar saçıp, romantizmin derinliklerine iniyorlar, bunu biliyor musun? Bakalım,
Güneş:ha! Ha! romantizm donacaklar yahu! Kışın, özellikle bir parça olsun faydam oluyor.
Ay: ne demezsin tamam bir yerde insanların yörüngesini şaşırtıyorum, haklısın; ama bensiz olmaz arkadaş!
Güneş:olmaz, olmaz,bensiz de olmaz, benim çocuklar sıcakkanlı; senin çocuklar buz
Ay:o nasıl oluyor? Cicim! soğuk olsunlar hisleri kuvvetli ya! sen ona bak! asıl kıskanç,
Güneş:aaaaa bana kıskanç dedi; doğru değil mi bir öyleler, bir böyleler şaşırttın onları ne yapacaklarını bilemiyorlar.
Ay: ne varmış? bir öyle bir böyle olmakta insan hep aynı olsaydı, sıkıcı olurdu değişkenlik güzeldir.
Güneş: zeytinyağı gibi üste çıkmaz mı? Pes! yani anlamak mümkün değil; anlamak için kafanı duvara vursan, kafaya yazık olur o derece…
Ay:sen benle uğraşacağına onların özgüvenleriyle uğraş bir özgüven, bir özgüven gözlerim yaşarıyor. Vallahi! Tamam insan da özgüven olur da be kardeşim! bu aşırı hırsa, egoya dönüşmemeli yani, anlayana;
Güneş: bak! burada laf söyletmem hırs, güzeldir. ne yapacaklardı? saldım çayırıya, mevlam kayıra mı olacaktı? egoya gelince alakası yok. tam gaz ilerliyorlar ne var ki?
Ay: laf söyletmezmiş hırsın da bir sınırı var; her şeyin aşırısı zarar tam gaz olan egoları yolunda ilerliyorlar. Maşallah! Maşallah!
Güneş: ya, senin çok mütevazi, çok rahat çocuklarına ne demeli? söyle bakalım, boşvericiler!
Ay:mütevazilik güzel bir şey cicim! ne yapacaklardı? her şeyi ben bilirim, ben yaparım mı diyeceklerdi? rahatlar tabi ki sıkmıyorlar kendilerini, sakin bir şekilde işlerini yapıyorlar, sadece.
Güneş:sakin mi? Sinir, tavan tavan, sayende ;
Ay: sinir, bazen oluyor senin çocuklar sanki yağ dök pekmez yala yala bitmez! söyleyene bak! hele sen!
Güneş: sen, benim çocuklara kurban ol! benimkilerin siniri anlık gelip geçiyor, baki kalmıyor.
Ay: baki, kalacak; kin tutmuyorlar ki şeker, sinir bu, sen kinden haber ver asıl;
Güneş: çocuklarım hiç kin tutmaz, kavga ederler; sıcak çocuklar oldukları için maşallahları var.
Ay: güleyim bari, kini soğuklar mı tutarlar, alakası yok, kişilik, sıcak soğuk, fark etmiyor!
Güneş:tabi! tabi! ne demezsin, kafayı benim çocuklarla bozmuşsun!
Ay:sen, farklısın sanki, soğuklar genelde; güzel çocuklarım var; hayran ol, sen onlara;
Güneş: farklı değilsem neyi tartışıyoruz? Yıldıza, soralım, bakalım onun fikrine danışalım; gerçi o senin yanında yer alır; ne de olsa ayrılmaz ikilisiniz,
Ay: senin de var dost bulut, ona sor o senin yanında olur.
Güneş:ne yapalım o zaman? Sen söyle!
Ay: bilemem biri senin, biri benim arkadaşım, tarafsız olmazlar, bence;
Güneş: yine de ben merak ettim, yıldızı çağıralım ne dersin?
Ay: olur, dur! çağırayım yıldız, güzel dostum gelir misin?
Yıldız: efendim, bana mı seslendin? Geldim ne oldu?
Ay: ne oldusu var mı? Ben soğuk, güneş sıcak, sana bir şey soracağız; ama doğru cevap ver tamam mı?
Yıldız: tamam, sor bakayım
Ay: benim çocuklar mı daha iyi; onun çocukları mı sence?
Yıldız: valla! şimdi ne desem, tabi ki senin çocuklar daha iyi.
Ay: bak gördün mü? Benim çocuklar daha iyi
Güneş: tahmin ettiğim cevap oldu. Buluta, soralım bakalım, bulut gelir misin? Arkadaşım!
Bulut: geldim! geldim! hayırdır? ne oldu? Güneşciğim;
Güneş: sana bir soru soracağız; doğru cevap ver, iyi düşün
Bulut: zor olmasın; ama bak! sor bakalım neymiş?
Güneş: şimdi biliyorsun ben sıcak, ay da soğuk! soru şu: benim çocuklar mı daha iyi; onunkiler mi?
Bulut:evet! mantıklı soru, cevabı çok basit tabi ki, seninkiler daha iyi arkadaşım
Güneş: bak! gördün mü benimkiler daha iyi
Ay: ona bakarsan benimkilerde iyi yıldız, benim tarafı tuttu; bulut, senin tarafında değişen bir şey olmadı; netliğe varamadık…
Güneş: evet! ben demiştim sana bunun böyle olacağını, ikimizin de çocukları iyi…
Ay: evet! öyle en iyisi tokalaşmak, barışmak! ne dersin? sen gündüz, ben gece; olur bilmece, bunu bilemeyen tek hece nedir? Sence güneş!
Güneş: tokalaşalım! küslüğe gereği yok dediğin gibi de; bu bilmece ne?
Ay: ne olacak gezegenler barıştı, oldu sana bilmece, dostluk! dostluk! güneş!
Güneş: ha! şimdi anladım, hakikaten neden tuhaf olduklarını şimdi anlamış oldum, ilahi valla, çok eğlencelisin.
Ay: öyleyimdir ya, sen de öylesin, iyisin, iyi bırakalım, sataşmayı, dost olalım.
Güneş: olalım, ver elini!
Ay: verdim elimi! bundan sonra sen, ben dostuz; umarım çocuklarda birbiriyle iyi anlaşırlar.
Güneş: biz iyi olursak, onlar da iyi olur, merak etme, anlaştık!
Yıldız:oh! Be, şöyle! rahat nefes alalım,
Bulut: ben de rahat nefes almış oldum, bir şey değil ara yerde biz gidecektik! Yıldızcığım,
Yıldız: öyle olacaktı, Allah’tan biz iyi anlaşıyoruz, arayı bulduk; kararsız kaldılar, barıştılar.
Bulut: iyi yaptık, iyi bravo bize, tebrik ederim, seni süperdin, laf aramızda;
Yıldız : teşekkür ederim, senin de hakkını yememek lazım, şimdi; seni de tebrik ederim,
Bulut:rica ederim, üstüme düşeni yaptım…
Yıldız: ben rica ederim, aynen…
Ay: siz ne fısıldaşıyor sunuz? Orada bakayım!
Yıldız: hiç! havadan sudan konuşuyorduk, aycığım!
Güneş:hakikaten ben de merak ettim, ha! bulutcuğum!
Bulut:yıldızın dediği gibi havadan sudan konuşuyorduk..
Ay: konuşun tabi ki biz de, başka bir şey var zannettik…
Güneş: konuşsunlar canım, kavga etmesinler de…
Bulut: hiç kavga eder miyiz? güneşciğim güzel güzel konuşuyorduk
Yıldız: anlayacaklar diye korktum, ha!
Bulut: evet! az daha anlayacaklar zannettim; neyse ki anlamadılar, oh! be!
Yıldız: hadi! ayrılalım çakmasınlar, bay! bay! görüşmek üzere! Bulutcuğum,
Bulut: görüşmek üzere, kal sağlıcakla;
Ay: nereye kayboldu? Bunlar, gitmişler neyse; ben de gideyim artık! çocuklarına selam söyle, sıcak çocuklara!
Güneş: gitmişler gerçekten, ben de gideyim, söylerim! söylerim! Sağol, sen de selam söyle, soğuk, güzel çocuklarına!
Ay: sen de sağol, hadi görüşürüz!
Güneş:görüşürüz! hadi bakalım!
Böylelikle barışmış oldu, bu iki inatçı, güzel gezegen. tabi ki yıldıza ve buluta teşekkür etmeyi unutmayalım, onlara teşekkür ettik; önemli olan ne olursa olsun dostluk, sevgi, barış ve en önemlisi insan olmak, insan kalabilmek! gezegenlerinizi kafanıza takmayın! sizler ne olursa olsun kendi yolunuza bakın! sevgiyle kalın! hoşçakalın….