Yüzüme yüzüme esiyor rüzgar , inatla gidiyorum üstüne. Dudaklarımda ince bir gülümseme , sonraki hamleyi savuştururcasına. Trafik bugün akıyor , insanların yüzündeki telaş her zaman ki gibi aynı. Kimisi arka koltuğa kitaplarını , kimisi hayallerini atmış. Hee sıcak ekmeği de unutmamak lazım. Helal kokan , hayat kokan…
Boş bir banka kuruldum, bacak bacak üstüne attım. Derin bir nefes aldım boğazın havasından. Önümdeki sayfalara üfledim. Arada daldı gözlerim; yakından görüp uzaktan sevdik. Söyleyecek sözümüz, yazacak kelimelerimiz, tek kişilik sevdamız bir de verecek canımız vardı. Gerisi laf-ı güzaf. Bırak dostum üzerindeki gömleğin eskisin , yamalı olsun. Hiç olmazsa incir ağacına çıktığını bilsinler. Kıyafet dediğin nedir ki çıplaklığını örtmek için değil mi? Utanmıyorum dostum sadece ; fikirlerimin para etmediği , hayallerimin bakiyeye yansımadığı bu dünyada kendime yetemiyorum.
“Ne diyordu Gogol; Toplumdan uzak bir yaşam sürmekten, doğayı doya doya incelemekten , iyi bir kitap okumaktan daha güzel ne vardır şu yeryüzünde ?” Parkta bir ara gözüm yere çömelmiş kantarı ile insanları tartan çocuğa ilişiyor. Kardeşim geliyor o an aklıma. Aynı yaştalar. Adil miydi bu hayat. Halbuki ikisinin de gözlerinde hayat var, umut var , ama birinin fırsatı yok. Biri ekmeğin değerini biliyor , diğeri anca tadını. Daha fazla dayanamıyorum. Bakışlarım rahatsız etmiş olsa gerek. Gidiyor oracıktan. Kitabımla baş başa bırakıyor beni.
Yeter artık diyorum ağır ağır yürümeye başlıyorum sahil boyu Beylerbeyi’ne kadar. Allah beni sınıyor galiba. Yol boyu dilenciler , sakatlar , çimenlere uzanmış mülteciler , simit satan gençler. Bir cümle takılıyor dilime bir zamanlar okuduğum. Dünyaya hoş geldiniz orospu çocukları. İnsan ziyan olmak için yaratılmıştır. Huzur bulmaya geldiğim yakada , dibine kadar kedere batıyorum. Çocuk iken sıkıldığım zamanlar şirinlerin köyü gelirdi aklıma. Şimdi ise evim geliyor. Sıcak yemek , eşsiz lezzet , muhabbet kokan çay , kitap kokan odam…
Her şeye sahip olmak isteyen elindekini de kaybediyormuş ya. O yüzden istemekten vazgeçtim , kanaat ediyorum. Arada hayıflanıyorum ama sonunda şükrediyorum.
http://muratkochan.blogspot.com.tr/