Uçurumun kenarında açan çiçektin sen…En derinde yaşayıp orada filizlenen…Marur gözlerimin sevgiye tok olmasıydın…İlkimdin benim sonumsun diyemediğim…Yaşanacaklarımız vardı daha seninle yaşayamadıklarımızı hayallere bıraktığımız şeyler… Yitirip bitirendin beni,hiç olmamışcasına çekip giderken.Varım yoğum her şeyim olacakken hiçimsin artık.Kocaman bir HİÇ!..
Seni yaşadığım o tarih takvimlerde yok artık.O ilk hiçlik günü artık…Yaşadığım o günlerde,yaşadım ama mutlu olamadım nefes alan bir cesetle… Birincim olmuştun benim saymayı da bilmem ya ben .Öğrenemedim de senden sonra zaten…Uykusuz kaldığım gecelerde sana uyudum ben… Saatin yelkovanı seni işlerken,seni yaşadım saat başı ben…
Hayatıma yıldırım gibi girip gökkuşağı gibi çıktın ya helal olsun sana!Öğrenmiştim seni,ben nasılda unutmuşum seni,balık yediğim günlere dek geldin ondandır belki de!..
Birbirini tanıyan iki ayrı kişiyiz artık… Sen başkasına yazarken oturdum ben sana yazıyorum,birikenleri birbir döküyorum kağıda…Kalemim sana vurgunmuş haberim yok,sana olan şeyleri o ,sevdalı gibi sana yazıyor…Kıskandım mı ki?Seni ben ellerden kıskandım bir kalemden mi kıskanmayacağım…Seni benden az tanıyanlar sayıp sövüyor lakin ben ancak dizimi değil bana bıraktığın izleri dövüyorum…
Acı tatlı şeyleri,biriken kokan hayallerimi içimde bitiriyorum artık…Hiç yokmuşsun gibi devam ediyorum hayata…Çimen gözlerine bakamadan kapıyorum gözlerimi…Gülüşüme yazmıştın sen benim şimdi başkalarına yaz!..Hayatta olabilecekleri gösterdin bana tabi olmazları da…Sayıca uzun anılarca kısa olan birlikteliğimize son verdik…Tıpkı Türk filmlerinde ki gibi mutlu bitmesede hikayemiz yitik de kalan acı anıyız seninle…Yüreğim tadilata çıktı yeni sensizliklere…