Milyonları yaşatmakta üstünde,
Bu şehir.
Karanlığında ve aydınlığında milyonlarca insan…
Doktoru,avukatı,mimarı,gavuru,müslümanı,
Fahişesi,travestisi,dolandırıcısı,hattatı,ressamı…
Milyonlarcasını üstünde,milyonlarcasını altında tuttu,
Bu şehir.
Milyonlarcası gelip geçti başa,milyonlarcası sürüm sürüm süründü yerlerde.
Milyonlarca kalem yazdı,milyonlarcası kahkaha attı,
Milyonlarcası ağladı,milyonlarcası hasta oldu,
Milyonlarcası deli,milyonlarcası aşık…
Milyonlarca saç telinden bir tutamına aşık oldu olan.
Dökülünce bir bir,tel tel yere altın saçlar,
”Bu bir intihanmıydı?” diye sordu aklı başında çocuk.
Zaman geçip yitirince aklını bir şeytan oldu!
Acımasızca!Milyonlarca hayalden biri
Sadece biri acımasızca katledildi.
Aklını yitiren o çocuğa o cevabı sen ver:
”Söyle!Kim daha çok bitti?
Sen söyle,evet…Sen söyle.
Sen mi yoksa ben mi,Kemo?”