Küçük bir kadın hikayesi, o kadın için her şey deliliğin bir ertesi…
Küçücük bir kum tanesini denizlerce mübalağa ile bir turiste sunmuş küçük bir kız çocuğu, karşılığını beklercesine kumsala uzanmış dinler koca delikanlıyı… Ne kötü ki karşılığı sadece bir cümle 5 kelime ‘Ne şahane bir kum tanesi’ bunun üzerine bir zelzele, birkaç umut yığını beraberiyle yorgun düşmüş aşk, ne acı! Üzüntüsüne kafasını kaldıramayan küçük kadın buna anlam veremeyen koca adam, en güzel şahit iki kişilik nadide bir bank ‘Kadıköy Belediyesi’ . En umutsuz bir aşkın binlerce umut beklentisi denize atılmış, dalgalar durulmaz rüzgar efsane. Omuzlarını düşürmüş , başını eğmiş aşkın gazabına uğramış küçük kadın ellerinde kum taneleriyle yürümeye başlar usulca ‘O kum tanesini sakın kaybetme’, delikanlı anlayışsızlığın mezuniyetiyle ‘Alaa, birazdan düşer elimden göremem belki sonra’ Ve burada bir küstahlık daha sona erer…