Kurdak kuşları yanardağı sördürebilecek kadar ağlayabilirlermiş
kurdak kuşu en sevdiği evi uzaktan izler o evi çok sever sıcak bir yuva samimi bir aile… onların yakınlarına gidemez çok büyüktür normal kuşlara göre, gidemez uzaktan izler onları.
Kurdak kuşunun ailesi yoktur onları kaybetmiştir kuşlar insanlar gibi değillerdir uçunca kaybolurlar kaybederler belki özgürlüğün altındaki bu ayrılığı düşünmeye fırsatları olmaz
Kurdak kuşu köyün yakınındaki yanardağin yanacağını görür ne yapmalı ne yapmalı?
Korkacaklarini bile bile köye gider yanardağı göstermeye çalışır anlamazlar kalben dinlemezler kuşun gözünden bir yaş gelir onlara anlatamaz derdini ,geri döner .
Onların ölmesine izin veremez ve kurdak kuşu yanardağa gider ağlamaya başlar; yalnızlığına, sevdiklerine, köylulere ,o hep istediği sıcak bir yuvaya, herşeye ağlar, ağlar…
köylülerin yolu yanardağın o taraflara düşer bir de görülür ki Kurdak kuşu yerde yatmakta anlamazlar.
Sonra yanardağın kuruduğunu görürler gözleri dolar çünkü bilirler ki;
Kurdak kuşları yanardağı söndurebilecek kadar ağlayabilirlerdi ama bunun karşılığında canından olurlardı.