iyi günler,
an itibariyle aranıza Almanya dan katılıyorum ve mutluluk hakkında ki düşüncelerimi dile getirmek isterim..
Ben Macka da doğup daha bir yaşındayken almanyaya geldim ve her fırsatta izinimi memleketim de yapıp orada yaşıyan insanlarımızın da hayat şartlarını ögrenmek görmek istedim. Bi cok şeye tanık olup bi cok şeyide kendim yaşadım. Her gelişim de illaki yeni arkadaş edindim. Zira mutlulukla bu anlattıklarımın ne alakası var diye soracak olursanız tam da o noktayı deyinmek istiyorum.
Orada kızlar olsun erkekler olsun mutlulugu işte arkadaşlarıyla ve aşklarıyla pahalı mekanlara giderek illa ki bi tarafın bonkörlüğüyle bensimsemişler.. Oysa bu cok acı bi durum, paranın üzerine bir dünya kurulmuş ve herkes sadece giyimim güzel olsun makyajım pürüşsüz, herşeyim marka koksun, sevgilim bana hediyeler alsın ve aldıgı hediyeler cok pahalı olsun bunun derdin de! Erkekler sadece bunları karşılıyabilmek icin calışıyor… Oysa bunlar sadece görsellige katkida bulunan kücük mutluluklar.. Kişi kendine pahalı hediye alındıgında daha degerli olmuyor asla.. Sadece egosunu anlık tatmin edip daha fazlasını istiyor…
Bence mutluluk bir beklenti olmamalı bu sözüm türkiye de yetişen güzelim genclerimize gelsin! Sırf birileri desin diye aslında sevmediginiz sadece cüzdanını sevdiginiz insanlarla beraber olmayın! Bu sizi icten cökertecektir. Kendiniz calışın kendinize alın kimseye minnetiniz olmasın bu sizi daha da erişilmez kılıp kişilik olarak güclendirir! Bir gül veya bir gülümseme ile mutlu olmayı becerin bu hem piskolojiniz acısından hem de nefsinize hakim olma acısından cok önemli.. büyük beklentilerle ilişki kurmayın ve karşılıkta beklemeyin yaptıgınız her insanlıktan! icinizden geleni sevin, culsuz da olsa unutmayın sizin de eliniz ayagınız tutuyor! Magdem avrupaya yakışan bir genclik büyüyor türkiye de o zaman sadece avrupa insanının görselligini degil bu konudaki asilligini ve müşterekligini de benimseyin!
Bir gül insanı güldürür bin gül ise bezdirir…