Benim aşkım sana bunlarla başladı
Birçok kez gülüşünle yeşerdi
Ağlamaklı günlerde karardı
Karalandı niceleri
En sevdiğin nesnelerle yüz buldu
Defalarca tekrarlandı
Bir fırtına gibi alıp götürürdü
Bir çam ağacına sarılır
Bir sel gibi yıkıp geçerdi evleri
Duvarları
Duvarları yok ederdi
Zamanlarım yaşanırdı
Sahte vakitler gibisi
Zamanlarım yaşlanırdı
Siyah papatyalar içinde
Sahte vakitler gibi
Benim aşkım sana böyle başladı
Bir kelebek ömrü kadar kısa
Bir selvi kadar uzun
Bir çıkmaz sokak kadar çaresiz
Bıçaklar dayanmış boğazına
Bir ölüm kadar ani
İlk öpüşmeler kadar denliydi
İlk insan kadar da değerli
Milyonlarca insan içinde yalnız
Bir boş sokakta konuşmak
Ağlayan bir kadın kadar sessiz
Aşkın kusursuzluğu kadar boş
Ruhunu okşayan sözcükler gibi hoş da
Ne bir veda kadar yoksul
Ne de bir selam kadar vefasız
Aşktır bu içimi kıpratan
Dilinden söylediğim şarkılar yalandır
Sevgisine aldanma
Kanma sakın hayatına
Ömründen zamanlarını çalandır
Vazgeçmek daha iyi özlemekten
Daha şimdi parmak uçlarında
Sana sarılmışçasına okyanuslar kadar
Okyanuslar sır boyu
Vazgeçmek sonsuza dek
Vazgeçmek daha iyi özlemekten
Özlemek
Bir iki üç
Kaç gün kaç gece
Kim bilir kaç zaman geçti adının üstünden
Ben unuttum büyümekten
Büyümek yaşlanmakmış
Yaşlanmak ne demek
Selvi gibi bir yürekten
Sevmek ne demek
Bir yalnızlık treninden
Yarattığın bir avuç boşluğa
El sallamak ne demek
Ve ben
Neden tükettim bu ömrü
Bir hiç uğruna
Benim aşkım sana bir hiçti
Benim aşkım
Sadece bir hiç
Benim aşkım böyleydi işte
Koca dünyaya bir sayfa arkasından bakan
İkim sarpasalkım sözcük
Güzellik üstüne heykeller,
Resimler
Duvarlara karalanmış şiirler gibisi
Sayfalar sayfalar
Ahenkli çizgiler gibi
Güzellik inceliğinde
Saçları renk renk olsun
Gökkuşağı teninde
Gözleri gözlerin
Gözlerin istediğin gibi kalsın
Oturup baştan yazılsın gözbebeklerin
Ve her defasında aynı bakarsın
Anlaşılmazdır dünyan
Ellerin bir güzellik ülkesinde
Sahte sayfalar gibisin
Sahte vakitlerde çizilmiş
Sahte sayfalar gibi
Benim aşkım sana böyle başladı
Böyle de bitecektir
Bilirim yerin dolmaz ama
Bazen de aşk sadece beklemektir
Çünkü her şey bittiğinde
Geriye sadece simsiyah bir gökyüzü kalır,
Ve bir bulut beyazlığı
Ta ki arkasından
Yeni bir umut doğana kadar!