Temel olarak sorunlarımız nedir diye soracak olursanız, işte cevap zaten buradadır. Çünkü günümüzde bir ses çıkıp; ‘Ey ahali derdiniz sorunlarınız çok, bunları halledelim.’ demedikten sonra, ne sorun konuşulur, ne de sorun olmaya yüz tütmuş normal şeyler. Neden böyle bir tanımlama yaptık? Çünkü insanların yanlışa olan aşırı talebi, onları artık doğruymuş gibi görünen sahte normallerin aslında yanlış oğlu yanlış olan ihlallere dönüşmesi hadisesinin kaçınılmaz olması gibi bir hüzünlü filmin son sahnesi gibi, bir ayrılık gibi hazin ve oturaklı türden bir sona sürüklemekte. Toplum için, toplumcuklar için, toplumcuklar diyorum çünkü artık az önce bahsi geçen yanlışlar o toplumu bir toplumcuk yapar. Peki toplumcuk nedir? Toplumcuk; Basitten zora gidersek, toplum denilen şey, tamamiyle ortak bir ipe sarılan, o ipe sıkı sıkıya bağlı olan ve ipi kesmeye çalışanları dışlayan bir mekanizma diyebiliriz. Toplumcuk ise tamamen suni bir ipe bağlı, ipi kesen kesene. Ancak bu toplumcukdaki insancıklar bu ipi ne keseni bulurlar ne de kötülerler. Çünkü zaten o ipi kesen makaslar onların doğrucuklarıdır. Bu toplumcuklar sadece bu doğrucuklara bağlı olduğu için bile eriyip bitmeye, yozlaşmaya, kaybolmaya mahkumdur ki saydığımız diğer sebepler tıpkı bir hastaya daha fazla zehir vermek gibidir.