Kelimeler boğazına fazla gelmeye başlar bir zaman sonra.
Gözlerini kapatmayı her şeyden çok istersin, istersin de yapamazsın hani.
Mum ışığı fazla gelir gecene, gündüzüne, yağmuruna, karına, kışına.
Üfleyememek ne kötü…
O gün kahvaltı yapamazsın mesela…
Ne reçele gider elin nede üzerinde hala dumanı tüten çaya…
Canın istemez hiçbir şeyi canın istese bile için almaz değil lokmaları, akşama kadar hiçbir kelimeyi, sözü, olayı, olanı, biteni kabullenemezsin…
Berbat, bulutlu öylesine buğulu, öylesine gri, öylesine karamsar bir gündür ki…
Tersine oturursun trende, otobüste seni alıp götüren her ne varsa düşünmeden biner ve gidersin…
Ufak ufak kaybolan evler, binalar, ağaçlar, görürsün birbirine hiç benzemeyen…
Molası yoktur bu yolculuğun son ev, son ağaç ve son tebessüm, küçülüp kayboluncaya kadar her şey, devam edersin ucu bucağı belli olmayan ve tam olarak ne zaman biteceği varsayımlara dayalı olan bu yolculuğa.
Türküler gelir diline, türkü tutturursun dilinin ucunda ıslık üfüre üfüre yol alırsın…
Köyler gelir aklına içine çeke çeke dikersin gözlerini uzak yamaçlara…
Bazen de karanlık olsun istersin simsiyah, zifiri karanlık!
Karanlık korkutucu olsa da bilmeyene, en büyük huzurdur aslında.
Gün aydınlandığında görebildiğin her şey rahatsız eder. Gördüklerimiz, görebileceklerimiz kadar korkunçken nedir bu aydınlığa tutkumuz?
Sabah olmasın, elektrik olmasın, etrafını, çevreni görmene yardımcı olacak hiçbir şey olmasın…
Gün aydınken kaybettiklerimizin yanında, Karanlıkta kimi kaybedebilirsin ki?
Karanlıkta kendinden kaçan insanlar tanıdım, ödleri patlıyor kendileriyle baş başa kalmaktan hâlbuki günahlarımız aydınlığa çıktığı zaman utancımızdan karanlığa kaçmak istemiyor muyuz?
Bence kendimizi tanımanın, kendimizi anlamanın en ideal yeridir karanlık.
Karanlıktan kalmak için bir neden aramak ne kadar doğru bilmiyorum fakat insanın en iyi arkadaşı, en iyi ortağı, en iyi dostu yine insanın ta kendisidir bunu iyi biliyorum. İnsanın kendisine iyi bir eş, iyi bir arkadaş, iyi bir dost olabilmesi içinde kendisini tanıması ve kendisiyle barışık olması gerekir diye düşünüyorum.
Ve bunun içinde karanlıkta kendinizle kalmanızı tavsiye edebilirim.
Karanlık fobileri olanlar, odanın en uzak köşesine mum yakıp kendilerini dinleyebilirler.
Sevgilerle…