Biraz vazgeçmekten konuşalım istedim. En son neyden vazgeçtiniz ve en son neyden vazgeçemediniz? Düşündünüz mü hiç? Ben düşündüm.. En son kendimden vazgeçmişim ve ondan vazgeçememişim. Hani bir yer vardır çok seversiniz mesela bir deniz kenarı, bir ağacın altı sadece sizin yerini bildiğiniz size özel bir yer.. Birkaç başka yol denersiniz bu sefer oradan değil de şu yoldan gideyim dersiniz, olamaz mı? olabilir. Ama yolun sonu gene oraya çıkar bilirsiniz nereye varacağınızı o yüzden endişelenmezsiniz yolun tadını çıkarırsınız. Derler ya bir yere varmadan önce geçen zaman asıl kıymetlidir asıl. Çok yol gittim uzun kısa ama sonu hep ona çıktı bazen dedim bu sefer ona çıkmayacak.. (bir ince gülüş buraya) fakat yine tıpış tıpış oraya gittim. Çünkü orası güvenliydi, huzurluydu benimdi… bir arı düşünün balın içine düşerse ne olur.. çıkamaz kanatları yapışır uçamaz halbuki bal arıdan üretilir değil mi? Orda en son boğulması gereken de belki arıdır.. ama boğulur en nihayetinde .. işte insan yurt bildiği yerde böyle yok oluyor. Yok olmaya başladığımı hissediyorum, kayboluyorum.. ve vazgeçmek zorundayım.. ondan vazgeçmeliyim..