Düşmüş dizi kanayan bir çocuğun başını öne eğip koşması
Annesinin göğsüne gelene kadar başı, durmaması
Derken tam sarıldığı an hıçkırarak ağlaması
Bir yandan nefes almaya çalışırken yer yer tıkanması
Başına gelenleri anlatmaya çalışması
O merhametli sineye varmadaki huzur,iç çekiş ve dahası
İşte böyle geldim huzurunu Ey Rabbim
Kanayan bir kalp taşıyorum ellerimde
Hem şikayetçi hem mahçubum öylesine
Bir yandan haykırmak ağlamak istiyorum
Bunları yaptılar bana Rabbim
Kırdılar kalbimi haketmedim
Yordular, üzdüler zillete düştüm
Yaram çok acıyor senin sinene geldim…
Sonra aklıma geliyor senin alim ismin
Kelimelere gerek var mı huzurunda
Sana malum iken
Hem dünyaya üzülmek yakışır mı kuluna
Sen zerre değer vermezken ona
Nasıl derim oturttum kalbimdeki tahta
Hem imtihan olmadan geçilir mi bu dünya
Varılır mı asıl yurdum cennet i alaya
Tam da böyle sıkılmışken kalbim mengeneyle
Secdeye kapanıp varınca huzuruna
Bir kelime geliyor dilimin ucuna
Ne zaman düşsem bu dipsiz kuyulara
Havl ve kuvvet ancak Allah’tandır
Kalbin ferahlığı ancak Allah’tadır…