dinlemekten anlamaktan yoruldum konuşmaktan anlatmaktan yoruldum aldığım her nefesi iç çekercesine bırakmaktan her gece kendimle yüzleşmekten yoruldum herkesin kendi yolunu çizdiği şu hayatta artık geriye kalmayan hayallerime insanların samimiyetsiz kaygılarından…
ilk defa sende benden bir parça gördüm adam aynı çaresizliği aynı bitmişliği evet kaybettik ikimiz de sen yirmi üç yılını ben ise bir ömürlük hayallerimi daha çok sevmeliydik daha çok…
Herkesin var mıdır acaba bir hayali arkadaşı ya da hayali aşığı mı desem hani asla terk etmeyeninden. Değiştirebildiğin kadar sevdiğinin kanıtı, senin kalıplarının senin çizgilerinin içerisinde barınan. Yalandan arada bu…
ey kadın , hayatıma girdiğin an yeşeren ümitlere seni anımsatan şaraplar içmiştim hatırlarsın bu gece ise köz olan yüreğime bir rakım bir de sezenim var unutmayasın
Yalnızlıktan korkmuyorum artık, kalabalıktaki yalnız olmaktansa hiç. Sadece baş başa kalmaktan korkuyorum. Baş başa kaldığımız anda kafamın içinde dolaşan senden, göz kapaklarımdaki uçları yere değen perde gibi siluetinden. Ne mutlu…
sen yokken ruhumun kapıları mühürlenir bedenim benliğime küser ne ben kalırım geriye ne de biraz sen sen yokken ne tadı vardır bir meyvenin ne de yüreğimi kavuran şu közün sıcaklığı hissedemem…