Bu gece iki kupaya dolmadı kahve dilimden dökülmüyordu sana olan iltifatlar ne vardı sanki sabahın köründe terk etmiştin beni daha sigara bile yakmadan nefes almaya başlamadan aslında sen beni terk etmedin içimden gitmedinki hiç neden bu kadar yandıkı kalbim gözlerim şişti hiç ağlamayan ben duygusu olmayan ben gözlerimden akan yaşlara hayretle daha doğrusu şiddetle bakıyordum akşama doğru kendime geldim hiç sigaram kalmamış bir yığın şişe var önümde sanki uyuşmuş gibiydim… bugün içimde yaşattığımız aşkın yıl dönümü sen benden gideli tam bir yıl olmuştu inanamıyorum geçen zamana sensiz geçen sana iltifat etmeyen gözlerine bakamayan bir vücut var aklım gitti bugün bir fincan kahve ve bir dal sigarayla intihar ettim sana. Aslında sensizlikte hoş gelmeye başladı bu aralar bana. öyle bir gittin ki benden bu gidiş nereye neden nasıl kim için soruları yedi bitirdi beynimi artık o sert ben yok artık karıncanın ayağı taşa takılsa ağlayan ben var burada sen hep bana neden ağlayamıyorsun diyordun bir film seyretmiştik seninle hatırlıyor-musun oradaki kız bırakıp gittiğinde gözlerin sulu sulu bana bakıp bir çocuk edasıyla asla gitmiycem dedin göz yaşlarını silip ellerini tutarak bu bizim alın yazımız ölene dek birbirimiziniz şahit ol ey gece şahit ol gecenin sevgilisi ay siz nezaman ayrılırsanız o gün bizim ayrılığımızda olsun diyip söz verdiğimiz günler geliyor aklıma gözlerim doldu yine sana kahvem soğumuş sigaram bitmişti benim içimdeki yangın ise dahada alevlenmişti aslında kendi cehennemimdeydim nezaman aklıma düşsen yangın artıyor parmak uçlarımdan saçımın en uzun kılına kadar bir kor ateş sarıyor beni sana o gün söylüyeceğim kelime geliyor aklım a gitmee…