Birşeye körü körüne inanabilmek,delilik derecesinde cesaret gerektiren bir durum..
Benimle sohbet etmeye çalışan herkese,herzaman şunu söylerim ‘sana sunulan şeyi irdele,ne tükettiğini bil’
Çünkü sana sunulan şeyin,vaadedildiği gibi olduğuna körü körüne inanıp,birgün aslında öyle olmadığını anlarsan,yaşadığın hezeyanın tarifi yok,hiçbir kelime anlatmaya yetmiyor.
Götünü yırtıp sayfalarca mektupta yazsan,içinde bulunduğun durumu ve yaşadığın acıyı anlatamıyorsun..
Birgün birileri çıkıp 2+2’nin aslında 4 olmadığını söylediği gün,insanoğlunun yaşayacağı kaosu bir düşün..
Varolan bütün bilgisayarlar,içlerindeki programlar,bütün matematik kuralları ve problemlerin sonuçları,aklına gelebilecek herşey değişecek;kimya,fizik,biyoloji,dolayısıyla hayat,bilim vs bütün kurallar altüst olacak çünkü 2+2 4 değilse eğer,3+3’te 6 olmayacak..
Cem Yılmaz’ın o ünlü esprisinde de söylediği gibi Mahşer meydanında,ateşe tapmış ilk insanların şaşkınlığı ve çaresizliği içinde ne yapacağını bilmez bir durumda oluyorsun..
Kafamın içindeki o İsviçreli bilim adamları,sen Eskişehir trenine bindiğinde ‘Seni Seviyorum’ dediğini duymadığım için alelacele bir kağıda yazıp bana Mms attığın günden beri,aradıkları bütün sorulara senli cevaplar buldular.
Onlar göre,2+2 sendin;buna bağlı olarakta her problemin çözümü için temelde yatan çözüme giden doğru yolda sendin,onlar hep cevaplarını aradıkları her sorunun çözümünde 2+2=Mavi kuralından yola çıktılar..
Hatta umutlarımdan,mutluluğa giden yoldaki asfaltı döşeyen beyin hücrelerimdeki o karayolu işçileri,en ideal mucur,zift karışımı Mavi dediler.
Ve,şimdi ben 2+2’nin Sen olmadığını,nasıl söylerim bu aptal kafaya;söyle..
Nasıl söz dinletirim içimdeki o Asi çocuğa ben şimdi..
Kafamın içindeki evrende,büyük patlamanın ardından,hayatın başlamasına neden olan tek hücreli canlıydın sen.
Hayat kurmuştum,koca bir medeniyet olmuştun içimde..
Neden ‘Kıyamet’im olmaya karar verdin,bilmem..
Sevgiler;
‘Arka’daş Yılmaz
2 comments
Ota boka ağlamayıp viran gönül diye bir cümle kurmadan okunabilir, bu güne ait bir şeyler yazdığın için samimiyetle teşekkür ediyorum sana.
Bak bu son bir daha da övmem seni bilesin.
Yanlış anlama yereyim ki dahasını kat kendine olduğun yerle yetinme. Övülmek kötülüktür ben övgüye küfürle karşılık veririm..
Duruma göre işte Berzah
esiyor bazen öyle .. Ama tavsiyen aklımda,merak yok ,)