Büyük bir tartışmanın içinden çıkmış,anlaşmaya çalışıyorlardı.Hiç sahip olamadığı biri için direniyordu adam.Hiç ait olamadığı biri için…Suçun ve suçlunun olmadığı bir mahkemede tek yapabildiği özür dilemekti adamın. Gözlerinden dökülen bir kaç damla ve iki küçük kelime. ‘Tamam’ dedi,’Geçti’.Hani küçükken düşerdikte o güzel kadınlar,annelerimiz dizimizdeki o küçük çizikten öperdi de her şey geçerdi ya.Öyle geçmişti.Adamın yüreğindeki çizikten en kırmızı şarap kadar kırmızı,en ağır yağmur kadar şiddetli akan kan durmuştu. Geçmişti.
Öpmek eylemi…
Dudaklar değmemişti belki birbirine ama öpülmüştü adamın ruhu.