Benden bekledikleri ne bilmiyorum umutsuz vaka olarak dünyaya gelmek benim suçum muydu bilmiyorum
Bazı insanlar vardır bu dünya için fazlaca kırılgandır tam pişmemiş toprağız sanırım bunu kusur olarak söylüyorum evet çünkü eğer daha güçlü olsaydık bu kadar erken göçüp gitmezdik yeniden pişmek için …
Umutlarım var gökyüzünüzde bir kar tanesi kadar yer kaplamayan
sevgilerim var kalbinizde ki ovalarda bir çiğ tanesi kadar olamayan
Suçlarım var kömürlerinizden daha kara
İnsanlığım var katrandan daha tatsız
Tuttun ellerimden çekin beni yeterince sürüklenmemişim hayata dair hala umut besleyen aymaz bi çocuğum susmayın vurun elime prangalarınızı bir hilkat garibesiyim düşler Saray’ınız da dışlamayın beni yeterince seyretmediniz mi az mı oynadım sizi güldürmek için az mı oynamadım sizi memnun etmek için
Küçük bir çocuğum Şeref’i beş para etmez bir piçim
Arsızlığım küstahlığım bundandır efendim