Yüzünde ki gülümsemelerin eksik olmadığı , gülümsemelerinin yanına bir bronş misali gözlerinin tutturulup elmacık kemiklerinden şafak vakti sökmeye yakın güneşin selamlandığı kadınlayım şuan ve gözlerimde ki kadın kelimelerime sığmayacak kadar engin hayallerimde ki okyanuslar misali. Vurdum duymazlığı , gülüşü kahkahası ve bunun gibi hayata hayat katan ne kadar güzelliği varsa gözüme takılan kalemimin ifadesizliği , kelimelerimin suskunluğu olup ; cümlelerimi yutkunmaya iten iki nefesin arasında. Hani bahsetsek ve benzetsek okyanus mavisini , toprak kahvesini ve bir yaprağın yeşilini yakıştırarak. Okyanus daha bir hoyrat akar , toprak yağmuru beklemez kokusunu bahşetmek için ve dallarda bahar çiçekleriyle ödüllendirilir dört mevsim yapraklar. Dedim ya bulamıyorum ifade etmek için karşımda ki kadını bu gece kelimelerimle. Karşısına geçsem bilirim hep içime konuşurum , ağır basar izlemek masumiyetini ve bugece bile bir farklı eser rüzgar pencereden ve ay daha bir berrak yansır odama seyri gözlerinde.