Yol uzadikca uzuyor yurudukce bitmiyordu. Zana gittigi yoldan bile habersizdi. Rahibe eline tutusturdugu sepetle onu dagin tepesindeki manastira yollamisti. Cok soru sormamasini etrafina fazlaca bakinmadan derhal gidip donmesini salik vermisti. Kucuk rahibe adayi kirmizi baslikli kizin kendisine benzer hikayesini dusunurek heyecanla yuruyordu. Hava karariyor ve puslaniyordu. Ama pek korktugu soylemezdi. Hanimefendi ceratiyle unluydu ya zaten. Bundan dolayi onu gorevlendirmislerdi. Gozlerini yerden ayirmiyor arada yola bakmak icin basini kaldiriyordu. Ne bitmez yoldu boyle sanki uzadikca uzuyordu. Ama zaman da cok olmamisti sanki. Sag yolundan bir yasli amca seslendi:

-kucuk hanim kucuk hanim beni mazur gorun xx manastiri ne tarafta biliyor musunuz?

-oraya gidiyorum sayin beyefendi beni takip edebilirsiniz hem bana da hos sohbet olursunuz

Kucuk sardunya ne de cahil ne de cesur bir hanimsin oyle.

-tesekkur ederim matmazel (mademoiselle dir fransizcasi)

Amca bastonuyla yakinina gelip yurumeye basladi. Guzel sevimli bir sohbetle yollarina devam ettiler sardunya hanim pek hosnut kalmisti. Genc yasli hic farketmez sonsuza dek konusabilirdi onlarin hayat hikayelerini ilgiyle dinlerdi. Birkac zaman sonra sag yolda ileride bir hanim gorundu guzelce orta yasli bir bayan. Elinde sigarasi kisa topuklu rugan pabuclari eli belinde sahi sollu gozluyor pofluyordu. Sardunya hanim iste dayanamadi seslendi:

-Merhabalar hanimim yolunuz nereye?

-Manastiri ariyorum goruyorum ama bir turly bulamiyorum.

-Biz de oranin yolcusuyuz guzel bir sohbetle ilerliyoruz ama biz de bir turlu ulasamadik dusununce. —sardunya da bir an gerildi—

-Eh peki bakalim tek aramaktan iyidir.

Konusmadan ilerlemeye basladilar. Normalde susmayan sardunya hanim etrafini izlwmeye baslamisti. O bile bu kadar saf degildi daha ne kadar surecekti bu yol. Yasli amca ile guzel bayan atisiyorlardi. Sehrin guzelligi hakkimda kadinlarin simardigini iddia ediyordu yasli bey. Yasli bey:

-Bu manastir eskiden cok zengim bir aileye aitmis. Guzelce yasarken sonra evin kucuk beyi bir hanimla evleniyor. Amma sakin soyleme kimselere gelen kadim seytana tapiyormus diyorlar. Bebegi dogumca o gece onu oldurup ardindan ruhunu seytana sunarak intihar etmis. Bu yuzden manastir yapilmis burasi ki seytan hapsedilsin.

Sardunya ve orta yasli hanim bir anda buz kesti. Yasli bey cok anlatti ki bu hikayeyi sanki cocuk masali gibi amlativerdi. Orta yasli hanim:

-Eh be adam simdi mi anlatilir bu mahfettin yolumuzu bunca yol gittik nasil donecegiz simdi?

Sardunya hanim:

-T t telasa mahal yok hanimim hem bu dedikodudan ibaret. Insanlar dine camur bulastirmaya bayilirlar hanimim. Biz temizligimizle bunun yalanini aciga cikaririz.

Oysaki sardunya hanim da cok korkmustu. Tanriya sukur bu iki iyi insanla karsilasmisti. Yoksa burada kalp krizinden oluverirde vallahi.

Yasli rahibenin sozleri : Sardunya hanim bir haftadir donmedi manastiri aradik orada da degilmis. Maalesef yuregim daglaranak feryatlar icinde soyluyorum ki sag sol yol ayriminda cesedi bulunmustur. Hicbir yarasi yoktu. Guzel kizimin guzel yuzu oyle bir haldeydi ki bakamazdiniz. Baksaydiniz sonsuza dek sizi takup ederdi. Seytan carpmasina ugradigi kanaatindeyiz. Manastira artik yanit gelmesini ve o lanetli yerin kapatilmasini onermekteyiz

—- Bu hikayemde korku seansi film serisinden esinlendim.