Bak ne kadar duygusalım, ota boka ağlıyorum. Tren garlarında, banklara falan çöküyorum, bir türlü çıkamıyorum işin içinden. Niye tren garı onu da bilmiyorum, sanırım ıssız hissettirdiği için. Dedim ya ‘duygusalım’ ben, yaparım arada böyle şeyler. Sebeplerim var..
Ya da ıssızlık değil de bir yere gitmek arzusu, içimde hep bir yerelere gitmek arzusu taşımışımdır. Bir yere ulaşmak için değil ama sadece öylesine gitmek. Bazen gidişlerin tek sebebi yolculuğun kendisidir, varılacak yerler değil..
S**tir
(küfürü mahsus sansürledim zihninizde siz çöümleyin diye. Bok yazmak yerine b*k yazmak daha bi boku çağrıştırır çünkü.)
Bir gün tesadüf böyle birine rastlarsam ıssız bir tren garında eşek sudan gelene kadar dövmek istiyorum. Neydi senden çektiğimiz be ağlak adam..
Berzah