İnsan olmak zor.Fakat kadın olmak insan olmaktan da zor.
Kadın lafı kutsaldır oysaki.
Hem ana hem baba olmaktır kadın.
Yeri geldiğinde tüm güçlükler karşısında dik durabilmek
Boyun eğmemektir kadın.
Sus pus oturmaz kadın.
İffetli olacağı zamanı da kendi karar verir,
Olmayacağı da.
Pes etmez bir kadın.
Savaştığı kadar karşılığını alacağını bilir çünkü
Tüm zorluklardan sonra ayaklanabilendir kadın.
İster doğurur ister doğurmaz,
Ister evlenir ister evlenmez,
Kendi kararlarını kendi verebilendir kadın.
Kimse karışamaz,karıştırtmaz kadın.
Karışılıyorsa eğer,
Er geç cevabını iyi kötü verebilendir kadın.
Vücudu obje olarak kullanılmaya çalışılırken,
Isyan edip sokaklara dökülendir kadın.
Salt ana sıfatı yakıştırılırken,
Bebeğini karnına bağlayıp kariyerine devam edebilendir kadın.
Taciz edilip tecavüze kurban gittiğinde,
En büyük acıyı kendisi çekip,
başka kadın çekmesin diye susmayandır kadın.
Şiddet ve tecavüz karşısında,
Iyi hal indirimini çözene kadar hukuk arayandır kadın.
Devlet her gün kadını ezerken,
“Biz varız”,ezilmeyiz deyip
kendini unutturmayandır kadın.
En önemlisi de,
kadın gibi olmak küçümsenirken,
kadın olmanın gururunu taşıyandır kadın!
İktidar istediği kadar güçlü olsun,
Iktidar istediği kadar kadına şiddeti meşrulaştırsın,
Iktidar istediği kadar türbanlı türbansız,
Müslüman müslüman değil,
erkek kadın ayrımı yapsın
kadın olmanın eşitlik olduğunu savunacak olandır kadın…
İşte bu yüzden,
Daha 18’inde kurban giden ama arkasında susmayan kadınlar bırakan
Münevver’ler dir kadın.
Gençliğinin baharındaki annelere ibret olacak,
Öznür Ocaklı’lardır kadın.
Erkek şiddetine dikkat çekmeyi sağlayacak,
Azime Erdoğmuş’lardır kadın.
Ve daha 20’sinde tecavüz sonrası yakılmaya kurban giden
Fakat arkasında tüm Türkiye’yi gözyaşlarına boğarak
“Artık Yeter” dedirtecek masum suratlı ve koca yürekli Özgecan Aslan’lardır kadın…