Ne bakıyorsun öyle?
Yüzünde sinsice bir gülümseme,
Saçlarıma düşen aktan sana ne?
Bir de pişmiş kelle gibi sırıtıyorsun,
Açıkta bir şey mi var, bu halin ne?
Şımarık şey!
Bakma yüzüne güldüğüme,
Çok kızdım sana çok…
Tenime düşen ışık izler,
Bir şey hatırlatmıyor mu sana?
Kızdım!
Şimdi alacağım ayağımın altına,
Un ufak olacaksın, param parça.
Bütün sırların yok olacak,
Ayaklarımın altında..
Kimse bakmayacak yüzüne,
Hasret kalacaksın, bakan yüze.
Sırıtarak kimlik sormayacaksın,
Ne bana ne de bir başkasına.
Necati Kavlak