Garip bir döngüdür hayat dediğin;
Dönen dünyada. Gittiğin her yerden dönersin; Ömrünün varlığınca. Su döngüsü vardır mesela; Damlalar çıkar ömrünün doruklarına, Yağarlar yağmur olup hayatın üstüne. Kendi döngümün içerisinde yağıyorum; Kendi üstüme. Sana ağlamak için su içiyor, Kurak bırakmıyorum göz bebeklerimi. Suyun toprağı bırakmadığı gibi. Hayat dediğin nefes alıp vermekten ibaret. Taaki aldığın nefesi geri vermemek için dua edinceye kadar. Kaç nefeste ölür ki insan? Kaç nefeste söküp atmak ister kendini? Kaç nefeste durdurmak ister; Kan döngüsünü? Kaç seferde vurur kalbini; Ayrılık süngüsü? Kaç nefeste yaşar insan gözlerinin hayaliyle? Sigaranın dumanıyla ne kadar izler; Son tebessümün eşsiz silüetini? Kaç adımda bitsin ister yollar; Sana gelmezken? Kaç kalp atışını ister; Sen sevemezken? Kendi kendime döndürdüğüm; Döndürdüm diye uydurup kendimi avuttuğum; Yakluğunda her saniye kaybolduğum; Gözlerinin her kirpiğine kurban olduğum; Bir döngünün içindeyim. Yaşıyorum sandığım; Seni bulmak için yalınayak, yana yakına arandığım, Döngü işte. Her gün yeniden yaşanan… |
Durali Acar |