Sonunda tek başıma kaldım, sanki çok uzun zaman geçmiş gibi. Ayık mıyım tam olarak bilmiyorum ama sanmıyorum da. Yalnızlığı iyi sevdirmişim kendime, artık canım sıkılmıyor. Eski dertlerimin gereksizliği gözümde giderek somutlaşsa da, dertsizlikten sıkıldığım da oluyor. Kendi başıma açtığım belaları görmüş, yaşamış olsam da başa çıkmaya da alıştım galiba ya da birçok şeye olduğu gibi hayatın tümseklerine de bağımlı oldum. Hayata dair kararsızlığımı kurmaya çalıştığım cümlelerde görüyorum. Bu ara eski ve yeni arasındaki çizgiyi göremiyorum, kendi girdiğim bir evde çıkışı bulamıyorum sanki. Belki de kaybolmuşumdur. Bir insan kaybolduğunu nasıl anlar ki? Fiziksel olarak kaybolan bir insanın ilk seçeneği geri dönmek olur, kafasının içinde kaybolan biri de geri dönebilir mi? Birine yol sormaya çekinen bir insan değilim ama yol sormak için de nereye gitmek istediğini bilmek gerekiyor. Neyse, kayıpsam ve farkında değilsem bile biraz daha bu şekilde kalabilirim bence. Hem çok acelem de yok zaten.