Bu ne biçim iş, insan hayatına değer biçilir miymiş, demeyecek insan yoktur. İyi de değer biçmeyelim de bedavadan işçi ölümleri devam mı etsin?
Ver fiyatını arkadaş, de ki; bir işçi iş başında her ne sebeple hayatını kaybederse kaybetsin ölüm tazminatı 500-750-800 bin veya 1 milyon dolardır. Bunu diyebilecek cesareti olmayanlar, bedavadan ölen işçinin arkasından, bedavadan birer fatiha gönderilmesine ferman verebiliyor.
Bedavadan yaşamını yitiren işçinin, patronlarına karın tokluğuna çalışarak kazandırdığı miktarların hesabını yapmaya korkanlar, devletin en üst kademesinde bulunan avantacı takı mı değil mi? Madende, rezidans inşaatında, tersanede çalışan işçinin maliyetinin patronuna kazandırdığı paraya oranı yapılıyor mu?
Bir rezidansın sadece 1 dairesinin 700 bin ile 3 milyon dolar arasında değiştiğini, satılan rakamların:
1-Resmi maliye kayıtlarında fiyatı ne kadar gösteriliyor?
2-Daireyi satın alan kişiye resmi olarak kesilen fatura tutarı nedir?
3-Daire satışında tapu dairesinde 3 milyon dolara satılan dairenin değeri ne kadar gösteriliyor?
4-Daireyi satın alan fatura tutarını satın aldığı şirketin resmi hesabına yatırıyor, aradaki satılan rakamın farkını hangi hesaba yatırıyor.
5-Milyon dolarların havada uçuştuğu rezidans dairelerinin gayriresmi hesaplarının takibini maliye yapıyor mu?
Bu kadar milyon dolarların havada uçuştuğu ve bu paraların işçilerin sırtından kazanıldığı ortamda, işçinin gerçek fiyatını, VARSA kanun kitabına birileri yazıversin. Yukarıda verdiğim rakamlardan çalışan emekçinin fiyatı belirlense, vallahi de billahi de, patron çalıştırdığı elemanı her hafta check-up a sokmaz ise bana istediğinizi söyleyin.
Hiçbir zaman istemeyiz ama, bizler de 3 kuruş ekmek parası için iş kazasında öldü deyip, yasını 40 gün tutar, en azından geride kalan dul, yetim ve bakıma muhtaç ana-babalarının geçimini ne ile sağlayacağını ömür boyu düşünmeyiz.
