Küçücük yüreğine kocaman bir sevda sığdırmışsındır. O senden gitse bile büyüyen, seni eline geçiren bir sevda. Bütün ruhunu, bedenini eline geçiren, seni senden alıp uzak diyarlara bırakan bir sevda. Sen eski sen değilsindir artık. O olmuşsundur; meşk olmuşsundur, aşk olmuşsundur. Her gece yatarken onu düşünürsün; kendine de kızarsın. dersinki beni düşünmeyen özlemeyen birini neden düşünüyorum, neden özlüyorum? Cevap basittir. Sen ona teslim, sen ona Mecnun, sen ona Ferhat olmuşsundur. Bir iki damla süzülür sonra. İnciler bırakırsın yastığına. Sonra bir daha, bir DAHA… Gözyaşının tadını işte o zaman öğrenirsin; tuzlu iç yakan seni senden alan o tat dünyanın en yüce, en saf, en masum hissini verir sana. ŞÜKRETMEYİ…EVET ŞÜKRETMEYİ. Seni Yaradan’a şükredersin önce; sonrada o yüreğine büyük sevdayı nasip ettirdiği için bir daha şükredersin; sonra da yalvarırsın ona. Bendeki ateşi ona da nasip et; birlikte yanalım dersin… Yanalım be sevdiğim, gönlümün sultanı… Gel birlikte yanalım; eksilmeyelim, yarım kalmayalım. bu yüceliği, bu sevdayı, bu AŞKI birlikte yaşayalım.