gezmedim, okumadım, bilmiyorum
görmek istediğim kadar bilirsin beni
dolu bir küllükten, sigara doygunluğumun zabıtı I tutuşumdan
boynumu arkaya çevirip ufku kolaçan edişimden
dumanı korkulu bir derin nefesle çekişimden
Ve klişe ayak seslerimden tanır caddeler beni
onlar bizim için yapılmış kaldırımlardan bizim için yapılmış içkilerin, sigaraların çöplerine sarılır
şarkılar beni tanımaz ama şairleri tanıyabilir belki fihristlerine bakarsa
beni gecekondular, ucuz şaraplar, tütün poşetleri unuttu
cebim para gördü son seçimde
şimdilik
makul mertebe fuhuştan ve kaslı düşmanlardan uzak durursam eczanelerde unutucak
beni kim hatırlıycak bundan sonra
namünasip dergiler dolu çekmecem
koluma taktığım hatunum
Ve elbette ecnebi marka sigaram
hatırlar mı beni
peki kaderim yazıldığı defter,
ince mi kalın
Bi akşam üstümü ölürüm, cesedim şişmişken iyici yağmurlu bir öğle ezanına mütebıken 3,5 kişilik cemaatle kazılabilirmi bir vucut boyu çamur
bilmiyorum
bildiğim cebimdeki son paramın önümdeki tekilaya yetmesi gerektiği
yoksa sonumuz malum eczane önü sargı bezi tendirdiyot
ama şu anlık burnum pek alnıma yakın
Ve şafağa 5 saniye kalmış, kalkmalı