Uzun boylu dar omuzlu andızlar,
Gölgesinde uzanır patika yollar,
Adım adım tırmanır meydana;
Omuz omuza uzanır Sema’ya
Kökleri derin, tarihin içinde
Hiç unutulmadı hep dillerde,
Bir de meyhane var, o efsane ’de
Yaşar adı şiirlerde, şarkılarda.
Yıllanmış şarap, dizili mahzende,
Hem kırmızı, hem lal rengide.
Kim yudumlarsa yıllanmış meyi,
Örter aklını şuursuz eder içeni
Yıldızları örtmüş, bulutun rengi,
Akşam, zifiri karanlık,
Duyulur hafiften yağmur sesi,
Cama vuran her damla güftesi.
Kaç âşık bilir bu meyhaneyi?
Saymış mı kaç köşe var deyi?
Bilir mi?
Galonla saç telin de ki dengeyi,
Gözlerin rengine seçilen melodiyi.
Yağmurun dansı elbet bitecek,
Cama vuran melodi de kesilecek,
Herkes bu meyhaneyi özleyecek,
Adı dillerden hiç ama hiç düşmeyecek…
Necati Kavlak