I
Bize özgürlük yasak, bize gülmek,
bize güneşe sırtımızı vermek!
Gezip görmek yasak bize!
Yeryüzünde tel örgüler, gökyüzünde barut kokusu!
Haykırsam hapis, sussam kölelik!
Cayır cayır yanmakta kardeşlik!
Karanlıkta kömürden de kara; ateşin rengi.
Bize düşünmek yasak, bize düşlemek,
bize düş içinde düş görmek.
Yazıp çizmek yasak bize!
Bir tarafta kahpe pusu bir tarafta cellâtlar.
Söylesem cereyan yazsam teneşir!
Üçer beşer asılmakta insanlık!
Yeraltında kuşlardan da özgür; ölüler şehri.
bize düş içinde düş görmek.
Yazıp çizmek yasak bize!
Bir tarafta kahpe pusu bir tarafta cellâtlar.
Söylesem cereyan yazsam teneşir!
Üçer beşer asılmakta insanlık!
Yeraltında kuşlardan da özgür; ölüler şehri.
Gör ki tüm cihana musallat bunca kahpe kıyımlar.
Her yürek ayni hisle taşıyorken acıyı
Her vahşetin bir vatani var değil.
Bu dünyaya zulüm yayan zalim
kendi zulmüne kurban gitmeli mutlak.
II
Oysa sen, aman, diyorsun, aman!
Kendi bencilliğinde bin yaşasın her insan.
Zulme duyarsız zalime kör,
her vahşette biraz daha kayıtsız!
Ölüm yok mu her yaşamın sonunda…
Kaldır kafanı bir bak!
kimleri sokmakta simdi sana dokunmayan yılanlar?
Neden kaçarsın var gücünle gerçeklerden neden?
Sen görmesen de yaşanmayacak mı acılar?
ve sen görmedikçe daha bir azmayacak mı zulüm?
Seni de bulacaklar bir gün
sana da gelecek sıra.
Senin yurdunu yuvanı gösterip sana;
İste diyecekler, iste bak!
Canının canında duyacaksın acıyı.
ve onlar gibi görmeye başladığın gün,
birde bakacaksın çocuklar aç,
Karda donmuş bebek cesetleri.
kimleri sokmakta simdi sana dokunmayan yılanlar?
Neden kaçarsın var gücünle gerçeklerden neden?
Sen görmesen de yaşanmayacak mı acılar?
ve sen görmedikçe daha bir azmayacak mı zulüm?
sana da gelecek sıra.
Senin yurdunu yuvanı gösterip sana;
İste diyecekler, iste bak!
Canının canında duyacaksın acıyı.
ve onlar gibi görmeye başladığın gün,
birde bakacaksın çocuklar aç,
Karda donmuş bebek cesetleri.
Günay Aktürk
Ekim 2011
(Umudun Çocuğu İsimli Şirden)