Yalnızlığın kırık parçalarının beni kesmesinden korktum bir süre. Daha sonra yabancılaşmış benliğimle umursamazlığın dibine vurup boş verdim. Varsın kessin, biz hayattayız hala. Yalnız ve canlıyız.
Yaşamın diriliği artık canımı yakarken bile yalnızlığı tercih ettim. Evet bu benim tercihim. Bu sonsuzluk kadar uzun gelen ömrümü yalnızlıkla taçlandırmayı seçtim. Yalnızlığı acının boynuna dolayıp oturdum bir köşede. Sadakatimden eser kalmayışını süzdüm bu gece. Hatırladım bana yapılanları. Zaten unutmamıştı bu yürek. Acıya bağışıklık kazanan zamanın ilerisindeydi her zaman.
Ama biliyor musun? Mutluyum. Çocuklar kadar dertsizim. Henüz çocuk olmama rağmen bu cümleyi kuracak kadar büyüdüm. Engellerden atlayarak değil, engelleri yıkarak büyüdüm. Zorluklara karşı gelerek değil, zorluklara karşı korkup kaçarak büyüdüm. Her şeyi yanlış yaparak büyüdüm. İstemeyerek de olsa büyüdüm.
Kimileri arkadaşlarıyla ailesiyle büyür. Ben de büyüdüm. Okuduğum kitaplarla yazdığım yazılarla büyüdüm. Kimseye ihtiyaç duymadım, kimse de ihtiyacımı sormadı.
Evet yalnızlığı ben seçtim. Ama zaten yalnızdım. Yanında kimse olmayan insan neyi seçecek ki. Kendi yaramı da kendim sardım kendi sırtımı da kendim sıvazladım.
Zihnimim en derinindeki hayali arkadaşlarım deliliğimi kanıtlarcasına ‘’ biz buradayız yalnız değilsin ‘’ derken benim yalnızlığı seçmem kadar garipleşti hayat bazen benim için.
Yalnızlık bizi yeri geldi güldürdü. Dert yok tasa yok dedirtti. Yeri geldi ağlattı. Yemeğe gidecek tek bir arkadaşının bile olmaması ağlattı. Ama dayandık. Her şeye göğüs gerdik. Geçer dedik, geçmedi. Geldik, gidiyoruz hala geçmedi.
Bir de mecazi yalnızlık var. Milyonlarca seni seven insanın arasında yalnız olmak. Öyle hissetmek. Ama olmamak…
Ama üzülme öyle bir gün gelir ki sabah kalktığında kendini yeniden doğmuş kadar iyi hissedersin. Ve etrafında milyonlarca insan vardır.
Ya benim? Ben zaten ilk günkü kadar iyiyim. Ama yanımda kimse yok. Seni bilmiyorum ama ben büyümekten memnun değilim. Gittiğim yolun kısalmayışı beni yoruyor. Gitmek istemiyorum. Yolun kenarındaki çiçekler bile azalırken ben artık bittim.