Ben onunla çok şey yaşadım, çok zaman geçirdim… Bir şey yaptığımda nasıl kızacağını, bana baktığında ne demek istediğini anlayabilecek kadar iyi.. Onun neyi nasıl sevdiğini de bilirim.. Avuç içini öperek severdim ben onu, burnunu ısırarak , boynuna atlayarak, kamerayla ansızın karşısına çıkarak… Aradan yıllar geçince her şey sakinleşip yerli yerine oturunca anlıyorsun doğrularını ,yanlışlarını… Yaşananlar güzel birer anı olarak kalıyor geri… Şuan tesadüfen karşılaşsak bir yerde… Bunca içilen şarabın, rakının, kahvenin, çayın hatırları kalmamış mıdır dersin? Domatesin kabuklarını işin içinden çıkartalım lütfen oldum olası sevemedim bi domatesin kabuklarını, bide sabah kahvaltılarında reçeli, yoksa bende şekersiz içiyorum çayı… Senden öğrendim yazmayı…