“İnsan, kendi kendisiyle barış içinde yaşamak istiyorsa; müzisyen müzik yapmalı, ressam resim yapmalı, şair şiir yazmalıdır.”
*Abraham Maslow
Tarih, çok büyük savaşlara, çok sayıda masum insanın ölümüne şahit oldu. Bu savaş ve ölümlerin sonrasında da, yaşamanın, barışın, birlik ve beraberliğin ne kadar önemli olduğu anlatıldı bizlere; daha ilkokul sıralarından itibaren. İlkokul sıralarından itibaren anlatılan, öğretilen bir diğer şey ise ülkemizin coğrafi konumuydu. Üç tarafı denizlerle çevrili, Asya ve Avrupa arasında bir köprü, dört mevsimin yaşandığı bir ülke, içinde farklı kültürleri barındıran kültür mozaiği gibi birçok şey anlatıldı, öğretildi.
İlkokul, ortaokul, lise, üniversite derken ne oldu da daha bir değere bindi, daha bir paylaşılamayan, yaşanılamayan bir ülke olduk? Deniz sayımız dört oldu da benim mi haberim yok? Başka bir kıtaya daha köprü olduk da bana mı söylemediniz? Anlata anlata bitiremediğiniz o ‘Medeniyetlerin Beşiği’, ‘Kültür Mozaiği Anadolu’ya ne oldu? Tarih boyunca farklı medeniyetleri, kültürleri, milletleri, inançları bir araya getiren, bu şekilde birlikte yaşayan, kardeşliği, birliği, beraberliği öğrendiğimiz bu topraklara ne oldu?
Ne oldu, ben anlatayım. Biz kültürümüzü unuttuk. Sanatımızdan uzaklaştık. Şiirimizi yok saydık, görmezden geldik. Saçma sapan kitaplar okuduk, saçma sapan filmler izledik ve etkilendik. Özenmeye, ayak uydurmaya başladık. Elimizdeki değerlerin kıymetini bilemedik. Hukuk, demokrasi, eşitlik, adalet, özgürlük gibi kavramları çocuk oyuncağı sandık. Çok farklı iki kültüre özenirken kendimizi, değerlerimizi, kültürümüzü unuttuk.Bir kısmımız rock star, photographer, fashion designer falan olmaya çalışırken, bir kısmımız elimizdeki değerlerle oynadı. Ülke Ortadoğu’nun arka bahçesi olurken, biz, başımızı akıllı telefonlardan kaldıramaz olduk. Müslüman olduk, insan olamadık; islamı öğrendik, vicdan kavramını unuttuk. Yazar olduk; kitap okumadık, şair olduk; şiiri öğrenemedik, güzel sanatlar fakültesi kazandık; sanatı marjinal olmak sandık… Kısacası, bir ortasını bulup bu ülkenin insanı olamadık. Daha fazla uzatmayayım. Ali Şeriati’nin çok sevdiğim bir sözüyle bitireyim: