Sıkı çalışmaya karşıyım. Düzenli olarak şunu yapmalısın, bunu yapmalısın diyen hocalar, koçlar var ya bana göre hikaye onlar. Sen nasıl başarılı olacağına inanıyorsan onu yap kardeşim. Mesela ben. Ben başarısızlığın timsaliyimdir yahu. Aklına gelebilecek her ne kadar düzenli çalışma veya o kadar şunu yap bunu diyen hocalarla çalışmışımdır. Tam tersi onların dediğine karşı çıkıp kafama göre de takılmışımdır. Sonuç; elde var yine sıfır.
Hayat kısa kardeşim. Sana gez toz demiyorum hayatını yaşa diyorum. Sıkıcı olacaksa bile onu eğlenceli hale getirmeye çalış. Makine mühendisliği okuyorsun diyelim. İstemiyorsan zaten okumanı tavsiye etmem ama; ailevi nedenler olabilir şu veya bu durumlar olabilir. Olamaz mı? Olabilir. Diyelim Makine mühendisliği okuyorsun ama seni parçalar, ısı, metal şu veya bu sıkıyorsa aç bir animasyon onu izle. Gezmeyi seviyorsan git bir fabrika, sanayiye de abi bana bir şeyler göster makineyle alakalı. Türk milletiyiz biz. Göstermezse alnını karışlarım. Gavuristan mı burası sana git başımdan desin. Yaşamını sen eğlenceli hale getir.
Karıştır, kurcala bir şeyleri. Elinin altında internet var. Abidik gubidik şeylerle uğraşacağına aç bilimsel siteler (kıyamet kadar bilimsel site var) bilimsel geliştir kendini. Elin gavuru almış başını gidiyor. Biz de Türküz zekiyiz diye hala kendimizi avutuyoruz. Sen daha övünekoy ben Türk’üm diye. Adamlar övünmüyor çalışıyor, icraat var. Hani sende?
