Daha ne kadar hiçbir şey yokmuş gibi devam edebilirim bilmiyorum. Her şey yolunda gibi davranmaktan yoruldum artık. İçime atıp biriktirmekten, ağlayamamaktan. Oysa ağlamak rahatlatır insanı bilirim. Ağlamaya bile izin yok. Bırakın herkes istediği gibi yaşasın acısını yaşasın ki acısı hafiflesin az da olsa…
Evet yine yoğun duygular içerisindeyim bu ara. Uzun zaman olmuş içimi yazmayalı. Uzun zaman olmuş rahatlamak için bir şey yapmayalı. Nereye kadar ayakta ve sağlam olabilirim ki. Benim de arada yıkılmaya hakkım yok mu. Hep dimdik sağlam durmak zorunda değilim öyle değil mi?
Yazmakla rahatlıyorum bir de ağlamakla. Madem ağlamama izin vermiyorlar ya da ağlamak için ortam yaratamıyorum o zaman yazmayı seçerim ben de. Kimse görmediği sürece.
İnsanlardan yakınayım önce bu kadar mı güvensiz oldum herkese karşı. Yeni arkadaşlar bile edinemez oldum. İncineceğimi düşünerek. Üzülmekten yoruldum sanırım artık. Her zaman şanssız olduğumu söylemişimdir. Şanslı olduğum tek yön ailem sanırım. Onun dışında pek uğramadı şans bana. Onun için büyüdükçe uzaklaştım insanlardan çünkü doğru insanı seçmek için bile şansa ihtiyacım olduğunu fark ettim. Bahtsız bedeviden hallice benim durumum yani. Mecburen kabullendim şanssızlığımı üstüne gittim hayatımın bi’ yerinde dönüm noktası olacak biliyorum ama henüz olmadı.
Asıl tuhaf olan herkesin böyle benim gibi düşünmesi. Herkes yapmacılıktan bıkmış, herkes doğru insanı arıyor, herkes yalansız birini arıyor. Anlamadığım şey herkes bu kadar doğruysa yanlış olanlar kim.?