Kendimi rüzgâra bağışlıyorum!
Bu şiirin kanına bulanmış elimle,
Yelkensiz bir alfabenin güvertesinden,
Bir adamın teninde büyüyen kıza el sallıyorum!
Karmaşalar içinde yirmi bin fersahlık bir öykü duruyor
Bir adım ötemde…
Bir adım ötesi,
Geçmişini sil, önüne bak evresi…
Bir adım ötesi
Bir daha geriye dönülememesi…
Bir adım ötesi
Bitiş değil, varış çizgisi…
Yalvarışlarım can çekişiyor canhıraş bir kıyım’da
Bir adım ötesi Azrail’in kanat sesi…
Üzerine toprak atılası sözlerim
Aşkın heceleriyle aynı kabre gömülüyor
Bir adım ötesi bir yüreğin kefeni…
Bir adım ötesi ötesizlik!
Bir adım ötesi sessizlik!
Bir adım ötesi belki de hiç söylenmemeliydi…