Afilli cümleler kurmak isterdim…
Dinleyeni, okuyanı büyüleyen…
İnsana bak işte budur dedirten…
Adam hayatın anlamını bulmuş
Getirmiş Kaf Dağı’nın ötesinden
Bak, burada şuna değinmiş,
Şurada buna değinmiş dedirten…
Heyhat, elimde iki kuru lakırdı
Kim bunlara dönüp bakardı.
Böyle olsun istemedim.
Yani, anlatmak isterdim.
Sokaktaki çocuğun ekmek kavgasını,
Baharda açan gülün bülbüle nazını,
Okyanus ardında batan güneşi,
Kan davalarını, imkansız aşkları…
Ya da ne varsa hayata dair.
Bak, bir tek şeyi anlatmazdım
Seni…
Benim gizlim, mahremim
Hikayeni ellere vermezdim.
O eller ki,
Sıkılırdı belki, iki satır sonra atardı bir kenara.
Dayanamazdı, akardı birkaç damla gözlerimden.
Daha kötüsü, kimi sonuna dek öğrenirdi,
Saçlarını, ellerini, gözlerini, sözlerini…
Dayanamazdı, kırılırdı kalbim orta yerinden.