Artık toprak kokusu yok
Kokan kan
Artık akan gözyaşı yok
Akan acı
Artık birbirine gülen gözler yok
Gözlerde nefret
Artık güzel duygular hissetmek yok
Hissedilen tiksinmek
Artık birbirini anlamak yok
Anlaşılan üç kuruşluk hıyanet
Artık birbirini koruyup kollamak yok
Kalplerde ölümcül bir zevk
Ziftle kaplanmış ruhlar
Amaç sadece yok etmek
Koyu karanlık çökerken her yere
Vicdanlar esir
Diller lanetli lafların peşinde
İçinin çirkinliği yüzüne yansımış
Hepsi birbirinin aynı suretler
Her köşede
Yürümeye mecal kalmamışken
Koşmak ne çare
Bütün
Yollar birbirine karışmış
İlmek ilmek işlenen
Sinsice hayaller
Bencil azapların peşinde
Canhıraş kalleşlikler
Ruhun ezeli çırpınışı
Akan karanlıkların peşinde
Utanmadan yaşamanın adı
Kokuşmuş kendini beğenmiş
Zaferlerde
Artık dürüstlük yok
Olan sadece ihanet
Artık güzellik yok
Güzellik kaybedişlerde
Artık iyilik yok
Saf kötülük
Damarlarda dolaşan kan misali
Artık umut yok
Toprağa düşen ilk cemrede
Tutsak kalmış
İnsanca hissetmek.