Dedeyi kahvede gördün mü dayı?
Dedeyi kahvede gördün mü dayı ?
Eteğinde tespih takıyordu ya !
Sandalyeyi çekip döndü arkaya.
Elbisesi kirli kokuyordu ya !
Dedim ki bak talihin faturasına,
Dedi al sinemi bak yarasına,
Titrek elleriyle sigarasına,
Defalarca kibrit çakıyordu ya !
Dedi çaycı çay ver çayın ak ise,
Param yoktur Allah nasıl hak ise,
Çaycı dedi çık git paran yok ise,
Dizlerine basıp kalkıyordu ya !
Aldı papuçların boynun eğerek,
Solu sağa, sağı sola giyerek,
K…. felek belim kırdın diyerek,
Dört büklüm kapıdan çıkıyordu ya !
Bir şey dedi anlamadım dilinden,
İstiyordu biri tutsun elimden,
Gördüm sakalının beyaz telinden,
Göğsüne göz yaşı akıyordu ya !
Köşeyi dönerken takıldı kolu,
Tutmadı elinden bir Allah kulu,
Bir düştü bir kalktı şaşırdı yolu,
Ya Rab diye göğe bakıyordu ya !
(ŞAİRİ BELLİ OLMAYAN ŞİİR)
Şairler sadece aşk şiirleri yazmaz, Tarihin sosyo-ekonomik olaylarını da yazar. İnsanlar ne acılar çekmişler. “Cep delik, cepken delik…” diyorlardı ya hani evet gerçek. Yine de böyle eski şiirler kulağa hoş geliyor. Kim yazmışsa güzel yazmış…
Kadir DAĞ