İçinde fırtınalar kopar.. Kendine bile anlatamayacağın duyguları, başkalarına anlatmaya çalışmak boşa bir çabaymış gibi gelir hani. Ne kimseyi bıktırmak istersin, ne dilini yormak. Sen anlattığınla kalırsın, onlar kendi dostlarına anlattığıyla seni.. Baktığın yer boşluktur.. Hiçbir şekil, hiçbir nesne ya da hiç kimse anlam ifade etmez. Yalnızlığın etrafındaki insanlarla ilgili değildir, sadece onun olmaması evrende tekmiş gibi hissetmene yeterlidir. Güneş tenini ısıtır, oysaki için ayaz kesmiştir. ”Bir insan nasıl sevilebilir böyle?” diye sorarsın da kendine, bilirsin cevap karanlık bir kuyunun dibinde gibidir. ”Ölsem.” dersin.. ”Ölsem de geçse!”. Ona bile razısındır. Görmek istemezsin geleceği, kendi kalbinle kör etmişsindir gözlerini. Hayatın sana sakladığı güzel bir süpriz vardır belki de sonunda, kimbilir?? Dindirmezsen fırtınalarını sor bakalım kendine, o zamanlar nasıl gelir? Umut bir güneştir. Kimi zaman batıp terkettiğini sandırsa da kendini, uyandığın her yeni günde hep içindedir. Böylesi ateşe vermek her şeyi, böylesi yanmak; sadece sana zarar verir. Temizle ruhunu ve boşver artık geçmişi.. O sadece kalbindeki kirdir!!