zaman şimdi ayağı kırık ihtiyar
ne zaman koşmaya başlasa
yeryüzü şimdi nasıl da ürkek
paha biçilemez gibi görünen
her şeye inat hür ve yek
kalp delhizleri bir bir açılmış
üstlerine küçük taneler serilmiş
yakamoz gecenin ardına gerilmiş
olmadığın yerlerden sesleniyorum
bu haykrışlar ayyuka ulaşmayacak elbet
sadece bir çırpınış susmadan önce
yok bunun çaresi yok
biliyorsun ne kadar zor
yılmıyorsun
tamam da hala mı susuz
yaşıyorsun
sen susuyorsun
bulutların da esrarengiz
kapkaranlık bulutların
yurdumun her yanında oysa
köklere hayat veren
buralara da uğramadı mı?
istanbul temalı bir öykünün
yanından geçiyoruz sonra
boğazın en güzel yerleri
sana adanmış
istanbul sana aşık
bir tutam yalnızlık
arta kalan
bir tutam aşk
bu şiirden
bana kalan