Kalbimin hazinesinde sana bağışlayabileceğim altın bir sevgi daha kalmadı. Uçsuz bucaksız mutluluğumu sana kaptırdığımda bana gitmeyi öğrettin sevmek nedir Nasıl yaşanır ben sende unuttum, seçemem artık kalbini, sevemem seni… Sensiz çok zaman geçti, ölmüşsen aşk harbinde, bitmişsen biz gizinde, soluksuz kalmışsam tek bende; üzgünüm ben artık seni biz kokulu umutların yastığında uyutamam. Şu an aklımdasın; tıpkı firari hatırlı ilk sevmek günümde olduğu gibi. Aklımdasın işte yine; yıllar bu kadar hızlı ilerleyebiliyorken. Seni görmek istemiyorum soytarı geçmişimde, geçip gitmişsin ve sersefil kaderime yapıştırdığım tokadın sensizlik aşımına uğramışsın, bitmişsin kaderimde sen yerine sensizliği sevmek kalmış bana da…
Gökyüzü hâlâ mavi, kalbimde hâlâ kentinde sigara yakıp ayaklarını anne babalarından gizli uzatan ergenlerin hayalperestlikleri yaşanıyor ama ben gerçeklere çoktan döndüm. Kalbimin hazinesinde milyonlar sensizliği ikramiye diyerek seçtirirken bana; ben gerçeklerin mahallesinde bir odalı konforsuz sensizliğime çoktan döndüm. Bana sen’leri hediye etsen, bana sen’leri bağışlasan, bana sen’leri benden çok versen ben yine de benden geçip sen yolculuğuna bir daha çıkamam.
Unuttuğun biri var buralarda. Kumral saçları ve yeşil gözleriyle bir daha sevememeler eziyetine gardiyan olmuş biri var… Seni sevmek… İsterim sen olsun gönül çizgimin manken aşkında, kaybettim. İstemek kazanmak demek değil canım. La Dedi kader, notaları iştirak cenazesinde konuşturamadım. La’da sol’undan beni kaybeden seni bir daha mi yollarıma dolayıp do’ya âşık edemedim…
Dilara AKSOY
2 comments
yüreğine kalemine sağlık
Teşekkür ederim.