yaşarken etrafımızda gelişen olaylara karşı zihnimizde iyi veya kötü imgeler oluşturur ve buna göre tepki veririz. Mesela anne ve babasının kavga etmesi bir insan için onların kötü anlaştıklarını ve aradaki sevgisizliği temsil edebilir başka bir insan içinse bunun anlamı hala kavga edebilmek için nedenler bulmaları ilişkilerinin güzel gittiğidir. Ve bağırıyorlarsa bu kimisi için bir gürültü kimisi için sevdiklerinin sesini daha çok duyabilme fırsatındır. Yani kötü veya iyi olay yoktur bu bizim onlar hakkında ne düşündüğümüze bağlıdır. İnsan kendi dünyasını yaratır. Ve böylece kendi kişiliğini. Yazarkense bizler hislerimizi somutlaştırmaya çalışırız. kendini anlamak ve anlamlandırmak. olayları zihnin süzgecinden defalarca geçirerek aktarmaya çalışmak… yazarken bir olayı şöyle oldu böyle oldu sonra da o şöyle yaptı diye anlatamazsınız. Bunu yapması böyle bir şey falan yazarsınız okuyucu fark etmez ama bir gün karşısına kitaptaki bir olay çıkarsa kitaptaki gibi etkilenebilir. Biz fark etmiyoruz ancak bu sistem bu işleyiş her yerde… her zaman psikolojimizle dünyamızla böyle oynanıyor eğer ileride yazarak sizi kötü yönde etkilersem şimdiden özür dilemek isterim. Ve bir ricam bugün sizde her kötü his uyandıran olaya güzel nedenler bulun. 🙂